Başkentin göbeğindeki gizem: Bir Chevrolet’den 68 yıllık “trojan” hatırası çıktı

Başkentin göbeğindeki gizem: Bir Chevrolet’den  68 yıllık “trojan” hatırası çıktı

Ankara’daki Amerikan Okulu’nun perde arkasındaki sır dolu geçmişi bir oto galeride ortaya çıktı.

Bir Otomobil Dosyası, Bir Okulun Saklı Tarihini Ortaya Çıkardı

Gazeteci Ahmet Köprülü’nün titizlikle hazırladığı kapsamlı araştırma, Türkiye’nin yakın tarihine dair önemli bir sırrı gün yüzüne çıkardı. Ankara Tandoğan’daki bir galeride 2006 yılında gördüğü klasik bir Chevrolet’nin dosyasını inceleyen Köprülü, belgelerde yer alan bir isimden yola çıkarak, Balgat’taki Amerikan üssü içinde kurulan ve uzun yıllar kamuoyunun haberdar olmadığı Amerikan Okulu’nun yıllıklarına ulaştı.

Söz konusu okul, 1957 yılında Truman Doktrini kapsamında Türkiye’ye gönderilen Amerikan Askeri Yardım Heyeti (JUSMMAT) desteğiyle Ankara’nın Balgat semtinde yer alan ve halka tamamen kapalı askeri üs bölgesinde kuruldu. 1958’den 1980’e kadar yayınlanan okul yıllıkları ise adeta dönemin ruhunu ve perde arkasındaki faaliyetleri gözler önüne seriyor.

Bağdat Paktı’ndan “Trojans” Kod Adına

Amerikalılar tarafından “Trojans” yani “Truva Atları” olarak adlandırılan bu okulun yönetiminde, ABD’nin Bağdat Paktı’nı kuran büyükelçisi Fletcher Warren ve Arap ülkelerini ikna turlarına çıkan JUSMMAT Generali A. Mead gibi üst düzey isimler yer aldı. Bu önemli isimlerin arasında bir Türk subayı da bulunuyordu: Albay Kamil Homriş. Okulun iç yapılanmasına dair detaylar, sadece bir eğitim kurumu olmadığını gösteriyor.

Okul, Amerika’nın bölgedeki politik ve toplumsal etkisini artırma misyonunun parçası olarak faaliyet gösterdi. Yıllıklarda yer alan belgeler, okulun yalnızca diplomat, asker ve istihbaratçı çocuklarına eğitim vermekle kalmadığını, aynı zamanda halkla ilişkiler kapsamında Türkiye genelinde aktif olarak kullanıldığını ortaya koyuyor.

George W. Bush’un Sır Gibi Ziyareti: 1978’de Ankara’da

2004’teki NATO Zirvesi için İstanbul’a gelen dönemin ABD Başkanı George W. Bush’un, Türkiye’ye “ilk kez geldiği” yönündeki resmi açıklamalar, okul yıllıklarıyla çürütüldü. Gazeteci Köprülü’nün ulaştığı belgelere göre, George W. Bush, henüz bir yıllık eşi Laura ile birlikte 1978 yılında Amerikan Okulu’nun mezunlar gününe katıldı.

Bu bilgi, sadece bir sürpriz değil; aynı zamanda Amerikan Okulu’nun diplomatik ve sosyal açıdan ne denli önemli bir platform olduğunu da gözler önüne seriyor. Söz konusu yıllıklarda dönemin etkinlikleri, törenleri ve sosyal yapısına ilişkin çok sayıda fotoğraf ve belge de yer alıyor.

Chevrolet Dosyasından Çıkan Tarih: Jack E. Daseler ve Okulun Kuruluşu

Chevrolet aracının dosyasında adı geçen Jack E. Daseler, okulun kurucusu olarak ön plana çıkıyor. TUSLOG (ABD Lojistik Grubu Müfreze 30) Komutanlığı tarafından Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan resmi belgede, Daseler’in aracına plaka verilmesi “rica” edilen ifadelerle isteniyor. Bu tür yazışmaların diplomatik sınırların çok ötesinde, adeta askeri emir niteliğinde yapılmış olması dikkat çekiyor.

Köprülü’nün izini sürdüğü bu belgeler, onu Amerikan Okulu’nun yıllıklarına ve dönemin derin ilişkilerine götürüyor. Okul, Amerikalı üst düzey isimlerin yanı sıra Türkiye’nin içinden de kilit figürleri barındırıyordu. Albay Kamil Homriş’in daha sonra Tapu ve Kadastro Meslek Lisesi’nde Fransızca öğretmeni olduğu ve öğrencileri arasında Abdullah Öcalan’ın da bulunduğu belirtiliyor.

Komünizmle Mücadele ve Amerikan Kültür Dönüşümü

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından SSCB’nin Türkiye üzerindeki baskıları, ülkeyi Amerika’ya mecbur kılmıştı. Bu süreçte ABD, Türkiye’de “komünizmle mücadele”yi adeta anayasal bir ilke haline getirdi. Ancak Amerikan Okulu’nun yıllıklarında SSCB lideri Lenin’in resminin öğrenci odasında yer alması ve bunun belgelenmesi, okul içindeki ideolojik çeşitliliği ve belki de çelişkiyi gösteriyor.

Yıllıklarda ayrıca, 1960’ların başında ABD’nin Türkiye’deki Köy Enstitülerini kapattırdığı dönemde, Amerikan Okulu öğrencilerinin de Barış Gönüllüleri gelmeden önce halkla ilişkiler göreviyle sahaya sürüldüğü belgeleniyor. Bu da okulun sadece bir eğitim merkezi değil, aynı zamanda stratejik bir propaganda ve temas noktası olarak kullanıldığını ortaya koyuyor.

Derin Bağlantılar: CIA Ajanları, Darbeci Generaller ve Gizli Yapılar

Köprülü’nün hazırladığı çalışmaya göre, Amerikan Okulu sadece eğitim veren bir kurum değil, aynı zamanda CENTO ve TUSLOG gibi organizasyonlarla entegre şekilde çalışan bir “merkez” konumundaydı. Okulun yönetim kadrosunda yer alan bazı isimler Mason locaları, Metodist kilisesi ve Illuminati gibi yapılarla bağlantılıydı. Dahası, CIA ajanları, Almanya’yı bombalayan generaller ve darbelerde rol oynayan isimler bu yıllıklarda portreleriyle yer alıyor.

Bu bilgiler, Amerikan Okulu’nun Türkiye’deki askeri ve istihbari yapıların şekillenmesinde dolaylı bir etkisi olduğunu gösteriyor. Köprülü’nün binlerce sayfalık doküman, fotoğraf ve tanıklığa dayanarak oluşturduğu kitap, Türkiye’nin Soğuk Savaş dönemindeki hassas dengelerini yeniden düşünmeyi gerektiren ciddi bir kaynak sunuyor.

“Küçük Amerika”nın Başkentteki Yansımaları

Yazar Ahmet Köprülü’nün tabiriyle Amerikan Okulu’nun yıllıkları, “zamanda bir yolculuk” niteliğinde. 1958’den 1980’lere uzanan bu yıllıklar, Ankara’da yaşanan sosyolojik ve kültürel dönüşümü örneklerle aktarıyor. “Küçük Amerika” projesinin Türkiye’deki yansımaları, özellikle başkent Ankara’da belirgin bir biçimde gözlemleniyor

Önceki Haber Papa 14. Leo hakkında sarsıcı suçlamalar: Geçmişteki skandallar gün yüzüne mi çıkıyor?
Sonraki Haber İspanya’da Türkiye için tarihi akademik adım: Madrid’de “Türkiye çalışmaları kürsüsü” açıldı
Benzer Haberler